+49 152 02819858

+90 542 350 66 01

umt.oz @ hotmail. com

Rechtsanwalt 

Ümit ÖZ Anwalt 

 

Fachanwalt Rechtsanwalt Ümit ÖZ

für Türkisches Straafrecht

Straftat des Drogenhandels

 

 

Uyuşturucu Madde Ticareti Suçu Nedir? (TCK 188) – Avukatlık Rehberi

 

Giriş

Uyuşturucu madde ticareti suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 188. maddesinde düzenlenmiş, son derece ağır yaptırımlara tabi bir suç tipidir. Toplum sağlığını ve kamu düzenini tehdit eden bu suç, hem ulusal hem de uluslararası hukukta ciddi bir suç olarak kabul edilmektedir.


Bu makalede, uyuşturucu madde ticareti suçu kapsamlı bir şekilde ele alınacak; suçun unsurları, cezaları, yargılama süreci ve savunma stratejileri detaylıca incelenecektir.

 

Uyuşturucu Madde Ticareti Suçunun Tanımı (TCK 188)

Uyuşturucu madde ticareti suçu, bir kimsenin uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri üretmesi, satması, satmak amacıyla bulundurması, ithal veya ihraç etmesi gibi fiillerle işlenir.


TCK 188. maddeye göre, bu suçu işleyenler hakkında ağır hapis cezaları ve yüksek adli para cezaları öngörülmektedir.

 

TCK 188/1: Temel Suç Tanımı

Türk Ceza Kanunu madde 188/1’e göre:

“Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak imal, ithal veya ihraç eden kişi, yirmi yıldan otuz yıla kadar hapis ve ikibin günden yirmibin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.”

 

Bu hüküm, suçun temel halini düzenlemektedir.

 

Suçun Ağırlaştırılmış Halleri (TCK 188/4 ve Devamı)

 

TCK 188/4’te suçun nitelikli halleri düzenlenmiştir.

 

Örneğin:
 

uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin eroin, kokain, morfin, bazmorfin, sentetik kannabinoid ve türevleri, sentetik katinon ve türevleri, sentetik opioid ve türevleri veya amfetamin ve türevleri olması, Üçüncü fıkradaki fiillerin; okul, yurt, hastane, kışla veya ibadethane gibi tedavi, eğitim, askerî ve sosyal amaçla toplu bulunulan bina ve tesisler ile bunların varsa çevre duvarı, tel örgü veya benzeri engel veya işaretlerle belirlenen sınırlarına iki yüz metreden yakın mesafe içindeki umumi veya umuma açık yerlerde işlenmesi, hâlinde verilecek ceza yarı oranında artırılır

 

Bu gibi durumlarda verilecek ceza, suçun basit şekline göre çok daha ağırdır.

 

Uyuşturucu Madde Ticareti Suçunun Unsurları

Uyuşturucu madde ticareti suçunun oluşabilmesi için bazı unsurların bulunması gerekir:

1. Fail

Uyuşturucu ticareti suçunun faili herkes olabilir. 

2. Fiil

Suçu oluşturan fiiller şunlardır:
    •    Üretmek
    •    İmal etmek
    •    İthal etmek
    •    İhraç etmek
    •    Satmak
    •    Satışa arz etmek
    •    Depolamak
    •    Sevk etmek
    •    Nakletmek
    •    Bulundurmak (satmak amacıyla)

Sadece kullanmak amacıyla uyuşturucu bulundurmak, TCK 191 kapsamında ayrıca cezalandırılır.

 

Ancak satmak amacıyla bulundurmak, doğrudan TCK 188 kapsamında değerlendirilir.

 

3. Maddi Konu

Söz konusu madde mutlaka “uyuşturucu” veya “uyarıcı” madde niteliğinde olmalıdır.
Uyuşturucu madde listeleri, Sağlık Bakanlığı tarafından yayımlanan yönetmeliklerde ve uluslararası sözleşmelerde belirlenmiştir.

 

4. Manevi Unsur

Uyuşturucu madde ticareti suçu kastla işlenebilir. Yani fail, bilinçli şekilde uyuşturucu maddeyi üretme, satma veya nakletme fiilini gerçekleştirmelidir.
Taksirle (dikkatsizlikle) uyuşturucu madde ticareti suçu işlenemez.


Ayrıca mahkeme, failin mal varlığına el koyabilir ve müsadere kararı verebilir.

 

Uyuşturucu Madde Ticareti Suçunda Yargılama Süreci

Uyuşturucu madde ticareti suçlarında soruşturma ve kovuşturma aşamaları büyük önem taşır. Süreç şu şekilde ilerler:

 

Soruşturma Aşaması
    •    İhbar veya istihbarat sonucu savcılık soruşturması başlatılır. Savcılık talimatı ile soruşturma dosyası kapsamında deliller toplanır. Deliller toplandıktan veya suç üstü hal olması ile,
    •    Şüpheli hakkında yakalama, gözaltı ve tutuklama tedbirleri uygulanabilir.
   •    Soruşturma sırasında, dosyanın özelliği gereğince genellikle telefon dinleme, teknik takip ve fiziki izleme gibi yöntemler kullanılır. Bu aşamada Ceza Muhakemeleri Kanunun 153. madesi gereğince dosya hakkında gizlilik kararı bulunur. 

 

Kovuşturma Aşaması
    •    Delillerin toplanması akabinde, şüphelilerin Avukat huzurunda savunmaları alındıktan sonra genel itibariyle tutuklu gerçekleşen soruşturma akabinde, deliller ışığı altında Savcılık iddianame düzenler ve ağır ceza mahkemesine sunar.
    •    Yargılama aşamasında, sanığın savunması alınır, tanıklar dinlenir ve diğer deliller değerlendirilir.
    •    Sonunda mahkeme hüküm verir.

 

Uyuşturucu madde ticareti suçlarında sanığın Türk Ceza Kanunu gereğince öngörülen ceza mitarı gözönünde tutularak tutuklu yargılanması esastır.

 

Uyuşturucu Madde Ticareti Suçunda Avukatın Önemi

Uyuşturucu madde ticareti suçu gibi ağır cezalara yol açabilecek davalarda,özellikle uyuşturucu ticareti eylemlerinde uzmanlaşmış ve tecrübeli bir ceza avukatı ile çalışmak büyük önem taşır.


Avukatın rolü şunları kapsar:
    •    Delil toplanması sürecini denetlemek, hukuki denetim (arama kararı var mı, onama kararı alındı mı gibi çok yönlü) akabinde,
    •    Usulsüz elde edilen delillerin dosyadan çıkarılmasını sağlamak, İddianameye konu edilmesine engel olmak,
    •    Sanığın lehine olan delilleri sunmak ve toplanmasını sağlamak, savcılık ret kararları aleyhine kanuni hakları kullanmak
    •    Haksız tutuklamaya karşı itiraz etmek ve hatta tahliye istemek
    •    Mahkemeye etkili savunma yapmak 

Tecrübeli bir avukat, müvekkilinin haklarını koruyarak en iyi sonucun alınmasına ve soruşturma ile yargılama sürecinin mümkün mertebe kısa sürede bitmesini sağlayarak, şpheli veya sanığın suçsuzluğunu ispata yardımcı olur.

 

Savunma Stratejileri

Uyuşturucu madde ticareti suçlarında etkili savunmalar için farklı stratejiler geliştirilebilir:
    •    Delil eksikliği savunması
    •    Kastın yokluğu savunması
    •    Arama ve el koymanın hukuka aykırı olması itirazı
    •    Uyuşturucu maddenin satmak amacıyla değil, kullanmak amacıyla bulundurulduğunun ispatı

Her olayın kendine özgü şartları olduğu için, savunma stratejisi de kişiye özel hazırlanmalıdır. Bu sebeple ve mesleğin inceliği gereği burada özet olarak geçilmiştir. 

 

Uyuşturucu Madde Ticareti Suçlarında Zamanaşımı

Uyuşturucu madde ticareti suçunda:
    •    Dava zamanaşımı süresi: 20 yıldır. (TCK 66)
    •    Ceza zamanaşımı süresi: 30 yıldır.

Bu süreler dolduktan sonra soruşturma veya ceza infazı yapılamaz.

 

Sonuç

Uyuşturucu madde ticareti suçu, gerek topluma olan etkisi gerekse ağır cezaları nedeniyle, Türk hukuk sisteminde en ciddi suçlardan biridir.


Bu suçla itham edilen kişilerin profesyonel, uzman, deneyimli bir ceza avukatı desteği alarak süreci yönetmeleri büyük önem taşır.

Eğer siz ya da bir yakınınız uyuşturucu madde ticareti suçu ile karşı karşıyaysanız, mümkünse henüz polis ifadesi alınmadan deneyimli bir avukattan hemen hukuki destek almanız, lehinize delillerin zaman kaybolmadan toplanmasını sağlamanız haklarınızın korunması açısından kritik öneme sahiptir.

 

Alman Hukuku ile Türk Hukuku Arasında Uyuşturucu Madde Ticareti Suçu Karşılaştırması

Uyuşturucu madde ticareti suçu, hem Türkiye’de hem de Almanya’da ağır bir suç olarak düzenlenmiştir.

 

Ancak iki ülkenin hukuk sistemlerinde suçun tanımı, ceza miktarı ve yargılama usulleri açısından önemli farklılıklar bulunmaktadır.

 

1. Suçun Tanımı

Türk Hukuku (TCK 188)

Türk Ceza Kanunu madde 188’e göre, uyuşturucu veya uyarıcı maddeyi Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak imal, ithal veya ihraç etmek suç kapsamındadır.
Burada fiiller ayrıntılı bir şekilde sıralanmış ve her bir eylem doğrudan suç kapsamına alınmıştır.

 

Alman Hukuku (BtMG §29 ff.)

Almanya’da uyuşturucu madde suçları, Betäubungsmittelgesetz (BtMG) yani Uyuşturucu Maddeler Yasası’nda düzenlenmiştir.
BtMG §29 ve devamı maddelerine göre, uyuşturucu maddeleri:
    •    Üretmek (Herstellen),
    •    İşlemek (Bearbeiten),
    •    Satmak (Veräußern),
    •    Dağıtmak (Abgeben),
    •    Satışa sunmak (Anbieten) gibi fiiller suç sayılmaktadır.

 

Türk hukukundaki gibi satmak amacıyla bulundurmak da cezalandırılmaktadır. Ancak Alman hukuku, bazı fiilleri daha ayrıntılı şekilde kategorize etmekte ve failin niyetine göre farklılıklar öngörmektedir.

 

Hukuk Sistemi    Ceza Aralığı    Ağırlaştırıcı Haller
Türk Hukuku    20 yıldan 30 yıla kadar hapis ve ikibin günden yirmibin güne kadar adlî para cezası   Okul yakınında işlenmesi, örgütlü suç işlenmesi gibi durumlarda ceza artırılır.
Alman Hukuku    1 yıldan 15 yıla kadar hapis    Büyük miktarda uyuşturucu madde, çocuklara yönelik satış, örgütlü suçlar gibi durumlarda cezalar ağırlaştırılır.

 

Alman hukukunda suçun “önemsiz halleri” (minder schwere Fälle) için daha düşük cezalar (örneğin 6 aydan 5 yıla kadar hapis) öngörülürken, ağır suç tipleri için 15 yıla kadar hapis cezası verilebilir.
Türk hukukunda ise özellikle TCK 188 kapsamında alt sınır oldukça yüksektir (20 yıl).

 

3. Tutuklama ve Yargılama Süreci

Türkiye’de
    •    Uyuşturucu madde ticareti suçunda tutuklama öncelikli tedbirdir.
    •    Ağır Ceza Mahkemeleri yetkilidir.
    •    CMK 100. maddeye göre katalog suçlardan olduğu için kuvvetli suç şüphesi var sayılır ve tutuklama kararı verilir.

Almanya’da
    •    Tutuklama (Untersuchungshaft) için iki şart aranır: Kuvvetli şüphe ve kaçma ya da delil karartma ihtimali.
    •    Tutuklama kararı Amtsgericht tarafından verilir.
    •    Tutuklama yerine elektronik kelepçe veya adli kontrol gibi alternatif tedbirler de sıkça uygulanır.

 

Almanya’da tutuklama, Türkiye’ye göre daha istisnai bir tedbir olarak görülür. Tutuklamada ölçülülük ilkesi daha sıkı şekilde uygulanır.

 

4. Delil Toplama Yöntemleri

Her iki ülkede de:
    •    Teknik takip,
    •    Gizli soruşturmacı kullanımı,
    •    Telefon dinleme,
    •    Fiziki izleme gibi yöntemlere başvurulabilir.

 

Ancak Almanya’da orantılılık (Verhältnismäßigkeit) ilkesi gereği, bu yöntemlerin kullanımında çok daha sıkı denetim mekanizmaları mevcuttur.

 

5. Ceza İnfazı

Türkiye’de verilen hapis cezaları belirli şartlar oluştuğunda koşullu salıverme ve denetimli serbestlik hükümleri ile infaz edilebilir. 


Almanya’da ise cezanın üçte ikisi çekildikten sonra mahkemenin onayı ile erken tahliye mümkündür (§ 57 StGB).

Özellikle genç suçlular bakımından (Türkiye'de Suça Sürüklenen Çocuklar olarak adlandırılır) Almanya’da cezanın ertelenmesi, eğitim programlarına yönlendirme gibi alternatif yöntemler daha sık uygulanmaktadır.

 

Kısa Değerlendirme
    •    Türk hukukunda uyuşturucu madde ticareti suçu daha ağır şekilde cezalandırılmakta ve tutuklama tedbirleri daha sık kullanılmaktadır.
    •    Alman hukukunda ise cezalar failin durumuna ve suçun ağırlığına göre daha esnek şekilde belirlenmekte, alternatif tedbirlere daha fazla yer verilmektedir.
    •    Delil toplama, yargılama ve ceza infazı aşamalarında Almanya’da bireysel hak ve özgürlükler daha hassas korunmaktadır.

Her iki hukuk sisteminde de uyuşturucu madde ticareti suçu toplum için büyük bir tehdit olarak kabul edilmekte ve ciddi şekilde cezalandırılmaktadır.

 

Uyuşturucu Ticareti Davaları Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

1. Uyuşturucu madde ticareti suçu ile kullanmak için uyuşturucu bulundurma suçu arasındaki fark nedir?

Uyuşturucu madde ticareti suçu (TCK 188), uyuşturucunun satılması, satışa sunulması veya satmak amacıyla bulundurulması gibi ticari nitelikteki fiilleri kapsar.


Buna karşılık kullanmak için uyuşturucu bulundurma suçu (TCK 191) sadece kişisel kullanım amacıyla küçük miktarda uyuşturucu bulundurmayı ifade eder ve cezası daha hafiftir. Ayrıca TCK 191 kapsamında bazen tedavi ve denetimli serbestlik gibi alternatif çözümler de uygulanabilir.

 

2. İlk kez uyuşturucu madde ticareti suçundan yakalanan biri ne ceza alır?

İlk kez yakalanmış olmak doğrudan cezasızlık sağlamaz. TCK 188 kapsamında 20 yıldan başlayan hapis cezası öngörülmüştür.
Ancak mahkeme, failin sabıkasız oluşunu ve olayın koşullarını dikkate alarak alt sınırdan ceza verebilir ve iyi hal indirimi (TCK 62) uygulayabilir.

 

3. Uyuşturucu ticareti suçunda ceza indirimi mümkün mü?

Evet, bazı durumlarda ceza indirimi mümkündür.
Özellikle:
    •    Sanığın suçu itiraf etmesi,
    •    Suç ortaklarını ve organizasyonu açıklaması (etkin pişmanlık, TCK 221),
    •    Mahkemede samimi pişmanlık göstermesi,
    •    Yardım eden pozisyonda bulunması gibi durumlarda mahkeme cezada indirime gidebilir.

 

4. Uyuşturucu madde ticareti suçunda tutukluluk zorunlu mudur?

Hayır, tutukluluk zorunlu değildir. Ancak uyuşturucu madde ticareti suçu, CMK 100 kapsamında tutuklamaya esas alınabilecek suçlardan biridir.
Kuvvetli suç şüphesi ve kaçma ya da delil karartma riski bulunuyorsa tutuklama kararı verilebilir zira Ceza Muhakemeleri Kanuna göre zaten tutuklama sebebi kanunen var sayılır. 


Avukatınız tutuklamaya itiraz ederek tahliye talebinde bulunabilir.

 

5. Almanya’da uyuşturucu madde ticareti suçunun cezası ne kadardır?

Almanya’da uyuşturucu madde ticareti suçunda ceza, olayın ağırlığına göre değişir:
    •    Basit hallerde: 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası,
    •    Ağır hallerde (büyük miktar, silah bulundurma vb.): 1 yıldan 15yıla kadar hapis cezası verilebilir.
Ayrıca ilk suç işleyen kişiler için cezanın ertelenmesi veya alternatif tedbirlere yönlendirme de mümkündür.

 

6. Uyuşturucu madde ticareti suçunda adli kontrol mümkün müdür?

Evet, bazı durumlarda adli kontrol uygulanabilir.
Özellikle:
    •    Suçun vasıf ve mahiyeti,
    •    Sanığın sabıkasız oluşu,
    •    Suçun ağırlık derecesi,
gibi unsurlar dikkate alınarak tutuklama yerine adli kontrol kararı verilebilir.


Adli kontrol tedbirleri arasında yurtdışına çıkış yasağı, karakola imza verme yükümlülüğü gibi uygulamalar yer alır.

 

Almanya ile Türkiye Arasında Uyuşturucu Ticareti: İstatistikler ve Uluslararası İşbirliği

 

1. Almanya-Türkiye Arasında Uyuşturucu Sevkiyatı

Türkiye, jeopolitik konumu nedeniyle Avrupa’ya yönelik uyuşturucu sevkiyatında önemli bir transit ülke olarak kabul edilmektedir.
Özellikle:
    •    Afganistan kaynaklı eroinin,
    •    İran ve Pakistan üzerinden gelen uyuşturucu maddelerin,
    •    Balkan rotası üzerinden Avrupa’ya sevk edilmesinde Türkiye kritik bir güzergâh konumundadır.

Almanya ise:
    •    Hem tüketici pazarlarından biri,
    •    Hem de dağıtım ağı merkezlerinden biridir.

Güncel İstatistikler (2024 Verileri)
    •    Almanya’da 2024 yılında yaklaşık 7 ton eroin ve 15 ton kokain ele geçirilmiştir.
    •    Bu eroin miktarının %20’sinin Türkiye üzerinden geldiği tespit edilmiştir (BKA – Bundeskriminalamt raporu).
    •    Türkiye’de ise 2024 yılında 2,5 ton eroin, 500 kg kokain ele geçirilmiş, bunların önemli bir kısmının Almanya’ya gönderilmek üzere yola çıktığı belirlenmiştir (Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı raporu).

 

Sonuç:
Almanya ile Türkiye arasındaki uyuşturucu akışı, iki ülkenin hem kolluk kuvvetleri hem de adli makamları için ciddi bir iş birliği alanı oluşturmuştur.

 

2. Türkiye ile Almanya Arasındaki Uluslararası Anlaşmalar

Uyuşturucu madde suçları ile mücadelede Türkiye ve Almanya arasında hem ikili hem de çok taraflı düzeyde birçok anlaşma yürürlüktedir.

Başlıca Anlaşmalar:
    •    Türkiye-Almanya Adli Yardımlaşma Anlaşması (1929 tarihli, modernize edilmiş versiyon 1972):
Taraflar, uyuşturucu suçları dâhil tüm ağır suçlar bakımından bilgi paylaşımı ve adli yardımlaşmayı kabul etmiştir.
    •    1988 Viyana Sözleşmesi (Uyuşturucu ve Psikotrop Maddelerin Yasadışı Trafiğine Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesi):
Hem Türkiye hem Almanya bu sözleşmeye taraftır. Sözleşme kapsamında:
    •    Uyuşturucu suçlarında suçluların iadesi,
    •    Malvarlığına el konulması,
    •    Ortak operasyonlar yapılması öngörülmektedir.
    •    Schengen Anlaşması ve Europol İşbirliği:
Almanya’nın Schengen bölgesinde olması nedeniyle Europol çerçevesinde bilgi paylaşımı çok daha hızlı yürütülmektedir. Türkiye resmi olarak Europol üyesi olmasa da belirli alanlarda iş birliği yapılmaktadır.

 

Pratikteki Yansımalar
    •    Ortak narkotik operasyonları düzenlenmektedir.
    •    Suç gelirlerinin takibi ve kara para aklamanın önlenmesine yönelik finansal istihbarat paylaşımı yapılmaktadır.
    •    Kaçakçılık güzergâhlarına yönelik ortak risk analiz raporları hazırlanmaktadır.

 

3. Interpol’ün Rolü

Interpol (Uluslararası Kriminal Polis Teşkilatı), özellikle sınır aşan suçlarla mücadelede çok önemli bir rol oynamaktadır.

 

Interpol’ün Görevleri:
    •    Kırmızı Bülten:

Uyuşturucu madde kaçakçılığı şüphelileri için kırmızı bülten çıkarılarak uluslararası yakalama emirleri yayınlanır.
Almanya ve Türkiye bu sistemi yoğun şekilde kullanmaktadır.
    •    Bilgi Paylaşımı:
Uluslararası uyuşturucu kaçakçılığına dair:
    •    Şüphelilerin kimlikleri,
    •    Taşıma yöntemleri,
    •    Kullanılan rotalar hakkında bilgi akışı sağlar.
    •    Operasyonel Destek:
Gözaltı, iade işlemleri ve eş zamanlı operasyonlar için koordinasyon sağlar.

 

Türkiye ve Interpol

Türkiye, 1930 yılından bu yana Interpol üyesidir ve NCB Ankara (Ulusal Merkez Bürosu) aracılığıyla Interpol’ün bilgi ağına doğrudan bağlıdır.


Uyuşturucu suçları konusunda Türkiye, Interpol’deki en aktif ülkelerden biridir.

 

Almanya ve Interpol

Almanya da Interpol’ün kurucu üyelerindendir. BKA (Bundeskriminalamt) Interpol Almanya bürosunu yönetmekte ve özellikle uluslararası uyuşturucu kaçakçılığıyla ilgili yüzlerce operasyonel iş birliği yapmaktadır.

 

Kısa Özet
    •    Almanya ve Türkiye, uyuşturucu kaçakçılığı ile mücadelede güçlü bir uluslararası iş birliğine sahiptir.
   •    Aralarında doğrudan adli yardımlaşma anlaşmaları bulunmakta ve her iki ülke de Interpol ağını aktif bir şekilde kullanmaktadır.
    •    Uyuşturucu trafiği istatistiklerine bakıldığında, iki ülke arasında yoğun bir uyuşturucu akışı olduğu ve bununla mücadelede sürekli ortak operasyonlar düzenlendiği görülmektedir.


Uyuşturucu Madde Ticareti Davalarında Uzman Avukatın Önemi ve Etkili Savunma Stratejileri

Uyuşturucu madde ticareti suçları, hem Türk hukukunda hem de Alman hukukunda en ağır cezalara tabi suçlar arasında yer almaktadır.
Bu suçlamalarla karşı karşıya kalan bir kişi için doğru ve etkin bir savunmanın yapılması hayati önem taşır. Özellikle bu alanda uzmanlaşmış bir avukatla çalışmak, sürecin sonucunu doğrudan etkileyebilir.

Berlin merkezli ofisimiz, uyuşturucu madde ticareti suçlarına odaklanarak, müvekkillerimize derinlemesine bilgi ve tecrübe ile savunma hizmeti sunmaktadır.

 

1. Neden Sadece Uyuşturucu Davalarına Bakan Bir Avukat?

Uyuşturucu suçları, diğer ceza davalarına göre:
    •    Özel teknik bilgi (maddenin türü, miktarı, analiz raporları),
    •    Hassas usul kuralları (arama, el koyma, telefon dinleme prosedürleri),
    •    Uluslararası iş birliği mekanizmaları ,
gerektiren karmaşık bir alandır.

 

Genel ceza avukatları birçok farklı suç tipiyle ilgilendiği için, bu alandaki özel taktik ve tekniklere her zaman hâkim olamayabilir.
Buna karşılık, sadece uyuşturucu madde suçlarına odaklanan bir avukat:
    •    Soruşturma sürecinde yapılan usul hatalarını çok daha kolay tespit edebilir,
    •    Delil toplama aşamasındaki ihlallere anında müdahale edebilir, müvekkil lehine olan deliler kaybolmadan toplanmasını sağlar,
    •    Müvekkilin lehine olan en küçük ayrıntıyı bile yakalayarak strateji ve savunma geliştirebilir.

 

Sonuç:
Uyuşturucu madde ticareti suçunda uzman bir avukat ile çalışmak, mahkemenin vereceği ceza üzerinde doğrudan belirleyici etkiye sahiptir.

 

2. Etkili Bir Savunma Nasıl Olmalıdır?

a) Soruşturma Aşamasında Aktif Müdahale

Uyuşturucu suçlarında en kritik aşama soruşturma sürecidir.
Bu süreçte:
    •    Polis ifadelerine katılım, hukuka uygunluk denetimi ve yasak sorgu tekniklerinin engellenmesi
    •    Arama ve el koyma işlemlerinin denetlenmesi,
    •    Şüpheli veya tanık beyanlarının hukuki mahiyeti,
hayati önem taşır.

Uzman avukat, daha dava başlamadan, soruşturmanın yönünü değiştirebilir.

 

b) Delil İnceleme ve İtiraz

Uyuşturucu madde türü, miktarı, bulunma yeri gibi unsurlar, ceza miktarını doğrudan etkiler.
Bu nedenle:
    •    Kimyasal analiz raporlarının doğru yapılıp yapılmadığı kontrol edilmeli,
    •    Arama kararlarının usule uygun olup olmadığı sorgulanmalı, olay tutanağı hukuki denetimden geçirilmeli vs.
    •    Telefon dinleme ve teknik takip delillerinin yasallığı denetlenmelidir.

Eksik veya hukuka aykırı delillerin iptali için gerekli başvurular uzman bir avukat tarafından zamanında yapılmalıdır.

 

c) Alternatif Çözümler ve Ceza İndirimi Stratejileri

Bazı durumlarda:
    •    Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak,
    •    Uyuşturucu bağımlılığı tedavisi gibi sosyal projelerle ceza indirimi sağlanabilir.

Etkili bir savunma, müvekkil için tutuksuz soruşturma ve yargılama ile beraat, mümkün değilse en hafif sonuçları elde etmeye odaklanmalıdır.

 

d) Uluslararası Boyutun Yönetimi

Özellikle Almanya-Türkiye arasında yürütülen soruşturmalarda:
    •    İade talepleri, hükümlü nakilleri
    •    Uluslararası yakalama emirleri (Interpol kırmızı bültenleri),
    •    Çifte vatandaşlık durumlarının getirdiği hukuki avantajlar,
doğru şekilde değerlendirilmelidir.

 

Hukuk büromuz, hem Almanya hem Türkiye hukuk sistemine hâkimiyetimiz sayesinde bu uluslararası süreçleri müvekkillerimizin lehine etkin şekilde yönetmektedir.

 

3. Sonuç: Uyuşturucu Madde Suçlarında Uzman Avukatla Çalışmanın Önemi

Uyuşturucu madde ticareti suçları, sanık için uzun yıllar hapis cezası ve hayat boyu sürebilecek ağır sonuçlar doğurabilir.
Bu nedenle:
    •    Genel itibariyle uyuşturucu suçlarına odaklanmış,
    •    Gerek Almanya gerekse Türkiye hukuk sistemine hâkim,
    •    Soruşturmanın ilk anından itibaren etkin savunma yürütebilen
bir avukatla çalışmak en doğru seçim olacaktır.

 

Berlin’deki hukuk büromuz, bu alandaki uzmanlığı ve tecrübesi ile, her aşamada güçlü bir savunma stratejisi geliştirerek müvekkillerinin haklarını en üst düzeyde korumayı amaçlamaktadır.